Ekrem İmamoğlu Sahte Diploma İddiasıyla Hakim Karşısında
Silivri’de görülen duruşma Türkiye gündeminin odağında
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, bugün Silivri’deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu karşısında bulunan duruşma salonunda hakim karşısına çıktı. İddia: İmamoğlu’nun lisans diploması sahte. Suçlama: Zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik. Talep edilen ceza: 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis ve siyasi yasak.
Davanın Arka Planı
Diploma geçiş süreci ve iddiaların doğuşu
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, İmamoğlu’nun Kıbrıs’taki bir üniversiteden İstanbul Üniversitesi’ne yaptığı yatay geçişin usulsüz olduğu öne sürülüyor. Savcılık, bu geçişin sahte belgelerle yapıldığını ve İmamoğlu’nun kamu görevlerine bu diploma ile başladığını belirterek suçun zincirleme nitelik taşıdığını ileri sürüyor.
İddianamede Yer Alan Belgeler
Yükseköğretim Denetleme Kurulu ve üniversite raporları
20 sayfalık iddianamede, Yükseköğretim Denetleme Kurulu’nun 17 Şubat 2025 tarihli araştırma raporu, İstanbul İl Seçim Kurulu Başkanlığı’nın 21 Şubat 2025 tarihli yazısı, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü’nün 5 Mart 2025 tarihli inceleme raporu ve Girne Amerikan Üniversitesi ile Doğu Akdeniz Üniversitesi’nden gelen evraklar delil olarak gösteriliyor.
İmamoğlu’nun Savunması
“Hiçbir evrakta sahtecilik yok”
İmamoğlu’nun savunma ekibi, duruşmada resmi belgede sahtecilik yapılmadığını somut kanıtlarla ortaya koyacaklarını belirtti. İddialara göre, İmamoğlu’nun yatay geçiş başvurusunda sunduğu belgelerin tamamı Girne Amerikan Üniversitesi’ne ait. İstanbul Üniversitesi’ne geçişin, o dönemdeki yönetim tarafından uygun görüldüğü ve İmamoğlu’nun hiçbir evrakta tahrifat yapmadığı savunuluyor.
Doğu Akdeniz Üniversitesi Detayı
İdari hata mı, bilinçli yönlendirme mi?
İddianamede, İmamoğlu’nun “Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde okuyor gibi gösterildiği” iddiası yer alıyor. Ancak savunma ekibi, İstanbul Üniversitesi’ndeki idari personelin geçiş kütüğüne bu üniversiteyi yazmasının bir hata olduğunu ve bu hatanın yalnızca İmamoğlu’na özgü olmadığını belirtiyor. Aynı dönemde yapılan diğer geçişlerin incelenmediği vurgulanıyor.
Duruşma Öncesi Tepkiler ve Çağrılar
“Tarihi ana tanıklık edin” çağrısı
İBB Hukuk Komisyonu ve İmamoğlu’nun savunma ekibi, duruşma öncesinde kamuoyuna çağrıda bulundu: “Diploma gaspına karşı söz sırası İmamoğlu’nda.” Avukatlar ve hukuk insanları, Silivri’deki duruşmaya katılmaya davet edildi. Duruşmanın Çağlayan Adliyesi’nde yapılması beklenirken, son anda Silivri’ye alınması kamuoyunda “siyasi baskı” iddialarını yeniden gündeme taşıdı.
CHP Cephesi ve Siyasi Yorumlar
“Cumhurbaşkanlığı adaylığını engelleme girişimi”
CHP Genel Merkezi’nden resmi bir açıklama yapılmazken, parti içinden bazı isimler davayı “hukuk dışı” ve “siyasi amaçlı” bir süreç olarak yorumladı. Parti kulislerinde, İmamoğlu’na yönelik bu yargılamanın muhalefetin 2028 seçim stratejilerine doğrudan müdahale anlamı taşıdığı görüşü dile getiriliyor.
İmamoğlu’nun Açıklaması
“Korkmuyoruz, susmuyoruz, vazgeçmiyoruz”
İmamoğlu, duruşma öncesi yaptığı açıklamada, “Hukukun zerresi olsaydı bugün beni değil, bu hukuksuzlukları yapanları yargılayan bir sistem olurdu. O günler de uzak değil. Çünkü biz korkmuyoruz, susmuyoruz ve asla vazgeçmiyoruz” ifadelerini kullandı.
Dava Siyasi ve Hukuki Açıdan Kritik
Hem İmamoğlu’nun geleceği hem muhalefetin stratejisi etkilenebilir
Ekrem İmamoğlu’nun sahte diploma iddiasıyla yargılandığı dava, yalnızca bir ceza davası değil; aynı zamanda Türkiye’de hukuk, siyaset ve muhalefet dengeleri açısından kritik bir eşik. Verilecek karar, İmamoğlu’nun siyasi kariyerini doğrudan etkileyebilir. Duruşma süreci, kamuoyunun yakından takip ettiği ve siyasi sonuçları olabilecek bir gelişme olarak değerlendiriliyor.